Blog nasıl olmalı?

Internette elinizi sallasanız bir bloga çarpıyor neredeyse. İnsanlar bir hevesle, bazen de özenti ile blog yazmaya başlıyorlar. Daha sonra bakıyorlar ki blog yazmak öyle birkaç sayfa yazıyı klavyeden dökmek ile olmuyor, çalışmak, bolca okumak, araştırmak lazım, emek ve vakit harcamak lazım. Bu özveriyi gösteren küçük bir azınlık devam ediyor, çoğunluk ise pes edip bırakıyor.

Basit bir arama ile araştırırsanız çok sayıda terkedilmiş blog görebilirsiniz. İlk heves geçene kadar 5-10 yazı yazılmış, sonra ölmeye terk edilmiş bloglar.

Bloglar sadece yoğun çaba sarfetmek gerektiği için bırakılmıyor elbette. Bir de çaba sarfedildiği halde bir türlü okuyucu edinemeyen, tıklama alamayan bloglar var. Bunun sonucu da yine isteksizlik ve blogun terk edilmesi aşamaları.

Hangi konuda olursa olsun, tüm başarı hikayelerinin ardında çalışmak ve ısrarcı olmak, pes etmemek var. İster dev bir şirket olsun, ister bir hayır kuruluşu, ister milyon dolar eden bir blog ya da web sitesi, bunları gerçekleştiren kişilerin geçtiği yollar başlangıçta inanılmaz derecede engebeliydi.

Blog yazarı olmak ve özellikle de iyi bir bloga sahip olmak kolay değil. Önünüzde onlarca başarısız örnek ve bir o kadar da ortalığı silip süpürmüş dev siteler varken, 3-5 yazı yazıp aradan sıyrılabileceğini düşünmek saflık olur.

"Bize akıl öğretiyorsun ama sen sanki çok başarılı bir blog yazarı mısın, ya da blogun tıklama rekorları mı kırıyor?" derseniz haklı olursunuz. Yazdıklarımı pek beğendiğimi söyleyemem, iki saatte yazdığım bazı cümleleri benden çok daha anlaşılır ve akıcı yazan birçok kişi var, ayrıca bloga istediğim sıklıkta yazamıyorum, bazen bir aylık boşluklar verdiğim oluyor. Aldığım tıklama sayısı sürekli artıyor ama hala istediğim düzeyde değil.

Tüm bunlara karşılık yazdıkça ve başkalarını okudukça gördüğüm bazı temel gerçekler var. Başarılı da yazsanız, başarısız da yazsanız, blogunuz çok tıklama da alsa, az tıklama da alsa o gerçekler orada duruyor. Ben de elimden geldiğince onlardan bahsetmek istiyorum.

Ne yazmalı?
Aslında en temel madde elbette. "Şu konu çok tutuyor, bu konu çok tık alıyor" diye anlamadığınız konularda yazmayın. Anladığınız konuları da yazarken iki kere düşünün. Yazarken zevk almıyorsanız, yazmak angarya geliyorsa anladığınız konuda bile yazmayın. Neden blog açtınız ki zaten? Şu blogda yazdığım tüm yazıları tıklama almak için değil, öncelikle o konudan ben hoşlandığım için yazdım ve yazıyorum.

Nasıl yazmalı?
Bu başlıktan kastım, yazdığınız dili doğru kullanmak ve okuyanı okuduğuna pişman etmemek. Öncelikle Türkçeniz (ya da hangi dilde yazıyorsanız o dil) son derece düzgün ve akıcı kullanılmalı. -de, -da eklerini bile ayrı yazmayı beceremiyorsanız, noktalama işaretlerini doğru yerlerde kullanamıyorsanız, çok fazla yazım hatası yapıyorsanız maça 1-0 yenik başlıyorsunuz demektir. Kendi adıma bu tür bloglardan çok sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Yazınızı yazdıktan sonra en az iki kere daha okuyup, hataları bulmalısınız. Çalakalem yazılmış, aşırı imla ve harf hatası olan yazılar okuyana saygısızlıkmış gibi geliyor bana.

Yazdığınız dile de saygı gösterin. Türkçe yazıyorsanız Türkçe yazın gerçekten. "Bu file'ı yeni bir folder'a download edip unzip yapın" gibi cümleler kurmayın mesela. Hiç mi yabancı kelime kullanmayalım? Kullanmamayı tercih edin, kullanıyorsanız da abartmayın!

Ne yazmamalı?
Anlamadığınız konuyu yazmayın, ama asıl daha önemli bir konu var; kendinizin olmayan yazıları kopyala-yapıştır yolu ile araklayıp, kendi yazınızmış gibi asla yayınlamayın. Zaten Google veya diğer arama motorlarının sahip olduğu akıllı algoritmalar, araklanan yazıyı hemen farkediyor ve arama sonuçlarında altlara atıyorlar. Boşu boşuna hırsız yerine konmanın alemi yok. Bu türde bir siteyi farkettiğimde genelde bir daha geri dönmemek üzere o siteden uzaklaşıyorum. Benden kopyalayanları da teşhir ediyorum.

SEO çalışmalarını abartılı ve saçma sapan bir hale getirmeyin.
En basit tanımı ile SEO (Search Engine Optimisation = Arama Motoru Optimizasyonu, İyileştirmesi), sitenizi arama motorlarının sonuç sayfalarında üst sıralara çıkarmak için yapılan çalışmaların genel ismi. SEO üzerinde istediğiniz kadar çalışın, ilk sayfalarda bulup sizin sitenize gelen ziyaretçileri elinizde tutacak kalitede yazılar yazmıyorsanız işiniz çok zor.

Blogumda basit ve temel birkaç SEO numarasından başka özel çaba göstermiyorum. Buna rağmen inanılmaz sayıda tıklama alan yazılarım mevcut. Bu yazıların neredeyse tüm trafiği arama motorlarından geliyor. İyi bir konu seçimi ve iyi bir içerik SEO'ya çok da gerek kalmadan kendi trafiğini kendisi yaratıyor.

SEO çalışması yapacağım diye ortaya çıkıp, saçma sapan kelime oyunları ile arama motorlarını işgal ederek saç baş yolduranlardan olmayın. Aşağıdaki tür örnekleri gördüğümde (bu bir haber sitesi mesela) o siteye bir daha gelmemek için elimden geleni yapıyorum;

"Real Madrid - Barcelona maçı saat kaçta, hangi kanalda?
Real Madrid - Barcelona maçı saat kaçta, hangi kanalda diye merak eden birçok futbolsever var. Haberimizin devamında bir göz atalım bakalım, Real Madrid - Barcelona maçı saat kaçta, hangi kanaldaymış"

Buna benzer, insan zekası ile alay eden, arama sayfasında yukarı çıkmak için bin çeşit takla atan birçok site var. Böyle yapmayın :)

Kısa cümlelerle yazın
Sanırım bu da yeterince açık. Sonuna gelindiğinde başı unutulacak kadar uzun cümleler yazmayın. Zaten okumayı sevenimiz az, çabuk tüketmeyi seviyoruz, bir de anlamak için de fazladan çaba sarfettirmeyin okuyanlara.

Resim ekleyin
Çabuk tüketmeyi sevdiğimizi söylemiş miydim? Resimler, şekiller, fotoğraflar ilgiyi canlı tutmak için önemli. Ben pek uğraşamıyorum ama en çok ilgi çeken içeriklerden biri de infografikler.

Para için yazmayın
Blog yazarak zengin olan çok az kişi var. Bu kişilerin ezici bir çoğunluğu da İngilizce yazanlar. Dünya çapında ünlü olan bu bloglar da belli bir aşamadan sonra tek bir kişi tarafından değil, bir ekip tarafından yönetiliyor.

Blogu amacı için kullanmak lazım; kişisel web günlüğü olarak. Öncelikle bilgi paylaşmak ve kendi zevkiniz için yazın. Blogdan para kazanmayı ilk hedef olarak koyanların büyük çoğunluğu, bu işlerin o kadar da kolay olmadığını kısa sürede öğreniyor. Baştan bilerek girmek hayal kırıklığını da önleyecektir.

Özgün ve başarılı içerik üreterek dikkat çekiyorsanız, zaten önünüze bazı fırsatlar gelecektir. Yine de geçiminizi blog ile sağlamak gerçekten çok hayale yakındır.

Misafir olarak yazmayın
Blog yazmak konusunda yazı yazanların büyük çoğunluğu konuk blok yazarlığı (guest blogging) yapmanız konusunda tavsiyede bulunuyor. Ben ise konuk yazarlık yapmayı pek tavsiye etmiyorum. Aslında tam olarak şunu söylemeye çalışıyorum; harcadığınız emeğe değmiyor. Kendi blogunuz için içerik üretmeye yoğunlaşmak daha faydalı. Çok tıklama alan bir siteye bile yazsanız -ki bunun için hem çok iyi içerik, hem de çaba lazım-; aldığınız dönüş tatmin edici değil. O çabayı kendi blogunuza yönlendirin.

Blog yazmak ile ilgili benim aklıma gelenler bunlar. Sizin de tavsiyeleriniz varsa lütfen yorumlarda diğer okuyucular ile paylaşın.



Blog nasıl olmalı? Blog nasıl olmalı? Reviewed by Fırat Tarman on Nisan 25, 2017 Rating: 5

1 yorum:

Blogger tarafından desteklenmektedir.