Teknomani 5 Yaşında

Aslında yazmaya başlamam 5 seneden daha eski ama, Teknomani'yi Blogger formatına taşıyıp ilk yazımı 20 Aralık 2010'da yayınlamışım.


Bu blogu neden açtığımı "Neyi Amaçlıyorum?" başlıklı yazımda açıklamaya çalışmıştım. Hedeflerime ulaşabildim mi? Pek sanmıyorum. En azından istediğim oranda bilgi paylaşamadım, istediğim kadar sık yazamadım. Bunda en büyük pay elbette benim. İş ve özel hayatımdan arta kalan zamanda yazmayı planladığım bloguma yeteri kadar zaman ayıramıyorum. Bir aydan daha uzun sürelerde hiç yazı yazamadığım oluyor. Blog yazmak, dışarıdan göründüğü kadar kolay bir iş değil aslında. Özgün birşeyler yazmak isterseniz, önemli miktarda zaman ayırmak ve emek harcamak gerekiyor.

İkinci bir faktör ise, özellikle Türkiye'de ve Türkçe olarak oldukça zor bir kulvarda koşmaya kalkışmak. Okuma alışkanlıklarımız yerlerde sürünüyor. Bilim ve teknoloji gibi az ilgi duyulan konularda yazmak da, az okuyan toplumdaki az okunan içerikle boğuşmak demek. Kimse bana "teknoloji ile çok ilgiliyiz" masalı anlatmasın. Teknoloji ilgimiz cep telefonu ve tablet modellerinden, bilime ilgimiz de İsviçreli bilim adamlarına atfedilen saçma sapan gazete haberlerinden öteye nadiren taşıyor. Bazen İngilizce yazmayı da düşündüğüm oluyor. Ancak orada da rekabet çok kuvvetli. Okyanusun içerisinde kaybolup gitmeniz işten değil. Benim amacım da kaliteli Türkçe içerik sağlamak zaten. Bunu düşününce İngilizce hevesi de geçiyor :)

Bir de emek hırsızlığı var. Saatlerce, hatta günlerce uğraşıp yazdığınız yazıyı bir saniyelik kopyala-yapıştır işlemi ile kendi sitelerine aktarıp, sanki kendileri yazmış gibi okuyucu bekliyor bu arkadaşlar. Emek sahibine ne bir teşekkür, ne bir bağlantı. Bazıları o kadar mekanik olmuş ki, yazının içinde "yazımı çalmayın ha" diye yaptığım uyarıyı dahi kopyalayıp kendi yazılarına yapıştırıyorlar! Ceza tahtası hazırlayıp orada teşhir etmekten başka elimden fazla birşey gelmiyor (Teknomani'den alıntı yaptığını belirtip, bağlantı veren azınlıkta bir grup var, onlara teşekkür ederim).

Karamsar bir tablo çizdiğimin farkındayım. Okur sayısı beklediğim kadar değil (bugüne kadar geçen 5 yıllık sürede yaklaşık 650,000 sayfa görüntüleme almışım, daha fazlasını umuyordum), kendi vaktimi çok verimli kullanamıyorum ve yazı yazmakta zorlanıyorum, yazılarım sinir bozucu şekilde kopyalanıyor. Bilim ve teknoloji yazan, hem de oldukça kaliteli yazan sitelerin bir bir kapandığını da görmek üzücü.

Bu durumda ne yapmalı? Vazgeçip blogu kapatmalı mıyım? Sanmam. Ne zaman vakit bulursam o zaman yazacağım ama bu blogu uzun yıllar canlı tutmayı düşünüyorum. Okuyucudan ne bekliyorum? İki önemli beklentim var. Birincisi olumlu ya da olumsuz yorum yazmanız. Bir blog yazarını yorumlar kadar motive eden ikinci bir faktör yok. İkinci isteğim ise yine benzer. Katılımcı olmanız, soru sormanız, istekte bulunmanız. Türkçe kaynaklarda cevabını bulamadığınız teknolojik ya da bilimsel bir sorunuz varsa mutlaka bana ulaştırın. Birilerinin merak ettiği, araştırdığı konuları araştırıp yazmak da çok zevkli.

Nice 5 yıllara...
Teknomani 5 Yaşında Teknomani 5 Yaşında Reviewed by Fırat Tarman on Aralık 20, 2015 Rating: 5

6 yorum:

  1. bence devam et. yapabilirsen bir ekip oluştur ve dergi formatında bir şey çıkartırsan daha çok kişi tarafından okunur. nice yıllara.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler... En zoru ekip oluşturmak sanırım, lafta istekli çok ama iş ciddiye binince ortada kimse kalmıyor :)

      Sil
  2. Ülkemizde bilgisayar ve internet kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Hatta ceplerimize de girdi ama "forum ve blog" kullanımı yaygınlaşamadan sosyal ağlar ortalıgın ebesini ... Bana hak vereceksinizdir, bloglar belki zamanla hak ettigi ilgiyi hakedecektir ama forumlar? ben yinede teknolojiyle içiçe doğan yeni nesilin forumları zirveye taşıyacagından ümitliyim.

    YanıtlaSil
  3. Paylaşımlar için teşekkürler. Başarılar.

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.